10273,33%0,83
39,85% 0,19
46,80% -0,62
4260,32% -0,79
6797,39% -0,38
Devlet Memurları Sendikası Kocaeli Şubesi Başkanı Özhan İmre, Devlet Memurları Konfederasyonu ve paydaş sendikaları olarak, Haziran 2025 ayı enflasyon verisi ile 2025 yılı ikinci altı aylık memur ve emekli zam oranlarının belirlendiği 3 Temmuz 2025 Perşembe günü Saat 10:05’te Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirdiklerini ifade etti. Başkan İmre, “Memur ve emeklileri insanca yaşam koşullarına kavuşuncaya kadar mücadelemiz devam edecektir” dedi.
“Bu artış bizim için çok yetersiz”
Devlet Memurları Sendikası Kocaeli Şubesi Başkanı Özhan İmre Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde yapılan basın açıklamasını paylaşarak, “Yine geldik bizler için büyük anlam taşıyan bir 3 Temmuz sabahına... Bugün burada, haklarımızı ve alın terimizin karşılığını savunmak için toplandık. Ne yazık ki, yetkili konfederasyon ve sendikaların sesi yok. Görünen o ki, tatil yapmayı tercih etmişler. Olsun... Biz buradayız. Devlet Memurları Konfederasyonu olarak, kurumsal duruşumuz, kararlılığımız ve yüreğimizle buradayız. Mücadelemizi sürdürüyoruz. Bugün önemli çünkü TÜİK, Haziran ayı enflasyon oranını açıkladı. Açıklanan verilere göre, 2025 yılı ikinci yarısı için memurlara %10,07 enflasyon farkı, üzerine %5’lik toplu sözleşme zammı ile birlikte toplamda %15,57 oranında maaş artışı yapılacağı netleşti. Bu artış bizim için çok yetersiz. Daha iki gün önce doğalgaza %24,60 zam yapıldı. Memur maaşına yapılacak artış daha cebimize girmeden eriyip gitti” dedi.
“Emekli açlık sınırının altında, çalışan memur ise yoksulluk sınırının çok uzağında yaşıyor”
Sözlerine devam eden Başkan İmre, “TÜRK-İŞ’in açıkladığı Haziran 2025 verilerine göre; açlık sınırı 26.115 TL, yoksulluk sınırı ise 85.065 TL. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından yayımlanan haftalık ekonomik rapora göre; en düşük memur maaşı 43. 726 TL, ortalama memur maaşı 49.599 TL, memur emeklisinin ortalama maaşı ise 20.554 TL. dır. Bu ücretlere, enflasyon farkı ve %5’lik toplu sözleşme artışı ilave edildiğinde; en düşük memur maaşı 50.534 TL’ye, ortalama memur maaşı 57.321 TL’ye, memur emeklisinin ortalama maaşı ise 23.754 TL’ye çıkmaktadır. Halbuki, TÜRK-İŞ, Haziran 2025 ayı açlık sınırını 26.115 TL, yoksulluk sınırını ise 85.065 TL olarak açıklamıştır. Bu maaşlarla geçinmek mümkün mü? Değil. Emekli açlık sınırının altında, çalışan memur ise yoksulluk sınırının çok uzağında yaşıyor. Yani kamu görevlileri, bu ülkenin eğitimini, sağlığını, güvenliğini ayakta tutanlar, yoksulluğa mahkûm edilmiş durumda” dedi.
“Bu tablo, kamu çalışanlarının artık sadece günü kurtarmaya çalıştığını, geleceğe dair umutlarının zayıfladığını gösteriyor”
İmre sözlerinin devamında, “Kısa süre önce yaptırdığımız ankette, kamu çalışanlarının %83'ü birincil ve en acil çözülmesi gereken sorunun "ücret ve maaş yetersizliği" olduğunu ifade etti. Bu oran, sadece bir istatistik değil, aynı zamanda kamu emekçilerinin geçim mücadelesinin çığlığıdır. Anket verileri, çalışanların gelirlerini nereye harcadığını da ortaya koyuyor: Katılımcılar kira ve konut giderlerini ilk sırada belirtirken, kredi ve borç ödemelerini en büyük harcama kalemi olarak göstermiştir. Bu durum, çalışanların önemli bir kesiminin barınma ve borç yükü altında ezildiğini göstermektedir. Gıda harcamalarının üçüncü sırada yer alması, temel tüketim ihtiyacının dahi ikinci plana bırakıldığı bir ekonomik baskıyı yansıtmaktadır. Katılımcıların büyük çoğunluğu için; giyim ve ulaşım gibi gider kalemleri orta sıralarda yer alırken, eğitim ve sağlık harcamalarının daha alt sıralarda yer alması, bu alanların düzenli planlanamayan ve zorunlu hallerde yapılan harcamalar olduğunu düşündürmektedir. Yani insanlar barınmak ve borçlarını ödemek için mücadele ederken, sofrasına ne koyacağı ikincil mesele haline gelmiş. Giyim, ulaşım, eğitim, sağlık harcamaları ise ancak zorunlu hallerde yapılabiliyor. Tatil, kültür, sosyal yaşam, birikim gibi konular listede en alt sıralarda. Bu tablo, kamu çalışanlarının artık sadece günü kurtarmaya çalıştığını, geleceğe dair umutlarının zayıfladığını gösteriyor” dedi.
“Geçinemiyoruz. Nefes dahi alamıyoruz”
Sözlerine devam eden İmre, “Ve bu sadece bir ücret meselesi değil; aynı zamanda gelir dağılımı adaletsizliği meselesidir. Ülkedeki ekonomik büyümeden ücretliler, özellikle de memurlar ve emekliler pay alamamaktadır. Bunun en büyük sebebi, yıllardır etkisiz kalan toplu sözleşme süreçleridir. Yetkili sendikaların pasifliği, memurların kaderini belirlemektedir. Ayrıca Meclis’e gelen torba yasalarda memurlar için ciddi iyileştirmeler yapılmamaktadır. Toplu sözleşmelerin dışında da son yıllarda çok sayıda torba yasa TBMM gündemine gelmiş ve onaylanarak yasalaşmıştır. Ancak birkaç küçük çaplı düzenleme dışında sorunlarımıza genel bir çözüm getirilmemiştir. Devlet Memurları Konfederasyonu olarak, düşük ücretler karşısında feryat ediyoruz. “Geçinemiyoruz. Nefes dahi alamıyoruz”, “Yeter artık, yorulduk” diyoruz. Açlığa ve yoksulluğa hayır diyoruz. Memur ve emekli refaha kavuşsun, geçim sıkıntısı gündemden düşsün istiyoruz. Gelir dağılımında adalet talep ediyoruz. Memur ve emeklileri olarak, bizler de refahtan pay almak istiyoruz. 30 Haziran 2025 tarihinde TBMM’ye sunulan ve 22 maddeden oluşan “Torba Yasa Teklifini”; memur ve emeklilerinin açlık ve yoksulluk girdabından kurtarılması için büyük bir fırsat olarak görüyoruz. Bu fırsat, kaçırılmasın istiyoruz.
“Biliyoruz ki, bizler haklıyız”
Başkan İmre son olarak, “Bu vesile ile, mevcut torba yasa teklifine önergeler ile ekleme yapılmasını talep ediyoruz. Halihazırda 16.165 TL olan seyyanen zammın, emeklilikte de geçerli olmak üzere taban aylıklara yansıtılmasını ve %50 artış ile 24.247 TL olarak ödenmesini, istiyoruz. Ücretlere, ülkenin büyüme oranının eklenmesini, ayrıca toplu sözleşmenin öngördüğü %5’lik artışın %30’a çıkarılmasını, böylelikle refah payı verilerek en düşük memur ücretinin Temmuz 2025 ayında yaklaşık 74.000 TL’ye çıkarılmasını, bekliyoruz. Memurların vergi diliminin %15’e sabitlenmesini, istiyoruz. Büyükşehirlerde görev yapan memurlara, 15.188 TL “Büyükşehir Tazminatı”, lojmanda oturmayan personele 15.188 TL “Lojman Tazminatı” ödenmesini, bekliyoruz. Terörle mücadele yürütülen kritik illerde ve sınır illerinde görev yapan personele 7.088 TL “Kritik Bölge /Terör Tazminatı” verilmesini, istiyoruz. Ramazan ve Kurban Bayramlarında birer maaş Bayram İkramiyesi verilmesini bekliyoruz. Adil bir ücret ve onurlu yaşam yolunda, Sayın Cumhurbaşkanımızdan, bu taleplerimizin kısa sürede yasalaşması için ilgililere talimat vermesini bekliyoruz. Biliyoruz ki, bizler haklıyız. Hakkımız olan insancıl taleplerimizin karşılanmasını, açlık ve yoksullukla olan imtihanımızın son bulmasını istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
Haber: Serap DURUKAN