9301,05%-1,25
39,77% 0,04
46,71% 0,72
4248,58% -0,26
6809,93% 0,05
Yeme davranışının yalnızca biyolojik bir ihtiyaç olmadığını belirten Çakan, bu davranışın duygular, düşünceler ve sosyal çevre gibi birçok etkenle şekillenen çok katmanlı bir süreç olduğuna dikkat çekti.
“Yeme bozukluğu tanıları yalnızca fiziksel belirtilerle değildir”
Psikolog Hacer Acar Çakan açıklamasında, anoreksiya nervoza, bulimia nervoza ve tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi tanıların yalnızca fiziksel belirtilerle değil, aynı zamanda görünmeyen duygusal yüklerle de kendini gösterdiğini ifade etti. Bu tür bozuklukların temelinde ise değersizlik duyguları, kontrol kaybı, mükemmeliyetçilik, travmatik yaşantılar ve toplumsal beden algısına dair baskıların yer aldığına değindi.
Çakan, “Unutulmamalıdır ki; bir insanın değeri, bedeniyle ölçülemez”
Yeme bozukluklarının bireysel iradeye indirgenemeyeceğini belirten Çakan, bu tür rahatsızlıkların karmaşık ve çok etkenli yapıları nedeniyle profesyonel değerlendirme ve çok disiplinli bir yaklaşım gerektirdiğini vurguladı. Psikolojik destek sürecinin yalnızca bir “sorunu çözmeye” değil, kişinin yaşadığı zorlukları anlamaya, işlevsel olmayan düşünce ve davranış örüntülerini fark etmeye ve duygusal kaynakları güçlendirmeye odaklandığını ifade eden Çakan, “Unutulmamalıdır ki; bir insanın değeri, bedeniyle ölçülemez. “Bedenle barışmak; kişinin kendilik algısına, duygularına ve yaşamla kurduğu ilişkiye dair derin bir dönüşümdür.” sözleriyle açıklamasını tamamladı.
Haber: Sema ALTINAY