Nagihan Özdil

Tarih: 20.04.2025 23:58

HER DENEYİMİN BİR MESAJI VAR

Facebook Twitter Linked-in

Hayat bazen bizi aynı tür olaylarla defalarca karşılaştırır. Farklı insanlar, farklı ortamlar, farklı zamanlar… ama duygular hep tanıdık. Sanki bir döngü içindeyizdir ve bu döngüden çıkmak mümkün değildir. İlişkilerde aynı hayal kırıklıkları, iş hayatında hep dışlanmak, ya da sürekli yetersiz hissetmek gibi…

 

Bu tekrarlar sadece tesadüf mü? Yoksa bize anlatmak istediği bir şey mi var?

Klinik psikoloji, bu tür döngülerin temelini çoğu zaman çocukluk yaşantılarımızda arar. Küçük yaşlarda geliştirdiğimiz düşünce kalıpları, inanç sistemleri ve duygusal tepkiler, yetişkinlikte nasıl ilişki kurduğumuzu, neye nasıl tepki verdiğimizi belirler.
Ama bazen bu bilgiler bile yetmez. Çünkü bazı durumlar sadece anlaşılmak değil, içten içe hissedilip fark edilmek ister.

 

Tekrar Eden Temalar Ne Anlatıyor Olabilir?

 

İlişkilerinde sürekli aldatılan biri, belki de kendi içindeki değersizlik duygusuyla yüzleşmek yerine dış onaya bağımlı hale gelmiştir. Belki de yaşadığı bu tekrarlar, “gerçek değeri önce kendinde görmelisin” mesajını verir.

 

İş yerinde sürekli dışlanan biri, çocuklukta bastırılmış duygularını yetişkinlikte ifade etmekte zorlanıyor olabilir. Bu dışlanma deneyimleri, belki de “kendini ifade etme ve sınır koyma” cesaretine çağırıyordur.

 

Kronik olarak yetersiz hisseden biri, belki de başarmaya çalıştıkça kendini daha da eksik hissetmektedir. Belki de mesele sürekli daha fazlasını yapmak değil, “olduğu halinle yeterli olduğunu kabul etmek”tir.

 

Olaylara Başka Bir Gözle Bakmak

Bu tür yaşantılara sadece “neden başıma geliyor?” gözüyle bakmak bizi çaresiz hissettirebilir. Ama “bu durum bana ne anlatmak istiyor?” diye sorduğumuzda, roller değişir.
Artık kurban değil, kendi hayatının gözlemcisi ve dönüştürücüsü olmaya başlarsın. Bazen hayat bize sert aynalar tutar. Ama o aynalar, en çok kaçtığımız duyguları görmemiz ve dönüştürmemiz için oradadır.

 

Ne Yapabilirim?

Unutma: Yaşadıkların seni tanımlar gibi görünse de, aslında seni kendine yaklaştıran yolculuğun bir parçasıdır. Ve belki de, tam şu anda okuduğun bu yazı sana bir işaret veriyordur: Artık döngüyü kırma, mesajı alma ve yola yeni bir yerden başlama zamanı gelmiştir. (Uzm. Klinik Psk. Sara Yılmaz’ın yazısından alıntıdır)

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ilk başkanı olan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ü, bize bu vatanı armağan eden tüm şehit ve gazilerimizi bir kez daha rahmetle anıyor, bütün milletimizin ve özellikle çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum.

 

Sevgiyle kalın…

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —